İlk birkaç yorumu okudum ve devamını okumadan konuya direkt giriyorum: Normal doğum için yaşanabilecek komplikasyonları yazmış biri. Kötü ihtimallerin sınırı yok. Ancak bu kötü ihtimallerin sezaryen için de bir sınırı yok. En yaygın sezaryen komplikasyonlarının yanı sıra yaygın olmayan (normal doğumdaki vakum ihtiyacı oranındaki) komplikasyonlara da bakabilirsiniz. Korkunç ihtimaller onda da mevcut.
Sezaryenin bir acil müdahale ameliyatı olduğunu, bir doğum şekli olmadığını, gelişmiş ülkelerde "ihtiyaç duyulan anlarda uygulanan bir operasyon" olduğunu, ülkemizde ise denetimsizlik ve liberal ekonomi anlayışı gereği özel hastane uygulamalarına karışılmadığını ancak devlet hastanelerinde katiyen isteğe bağlı sezaryen ameliyatı olmadığını ve bunun tamamen anne ve bebek sağlığı nedeniyle yapıldığını lütfen unutmayın. Ayrıca vajinal doğumdan herkes korkar ve bu korkunun da sürecin bir parçası olduğunu unutmamak gerekir. Milyonlarca kadın binlerce yıldır doğal doğumla kavuştu yavrularına. Zira memelilerin özelliği, fıtratlarında olan haslet vajinal doğum yapmaktır. 18 saat sancı çekmiş, sonucunda da sezaryene alınma ihtimali olan ve bunu en baştan bilen bir kadın olarak yazıyorum bunları. Doğal doğum basittir. Kadının fıtratına uygun olandır. Kadının rahmini onaran, temizleyen, düzenleyen, hormonlarını güçlerdiren ve vücut bütünlüğünü koruyan bir nimettir. Suni değildir. Sezaryen olduğunuz için vicdanınızı susturmak ve sezaryeni savunmak zorunda değilsiniz. Lütfen bunu yapmayın. Çektiğiniz acıları unuttuğunuzu sanmıyorum. Kadınlarımızın vücut bütünlüğünün bozulmasını, çocukların beklenmedikleri bir anda fıtratlarına uygun olmayan bir şekilde anne karnından çıkarılmalarını savunmayın. Sezeryan ameliyatı bir acil ameliyattır ve acil durumlarda uygulanır. Ortaya çıkış gayesi budur. Yalnızca ihtiyacı olanlara lazımdır...